Şeker beyine akut yani hızlı etkisi ile zarar veren bir madde değil, ancak enerji tüketimi ağırlıklı olarak glukoz başta olmak üzere rafine edilmiş şekerlerle olduğunda şekerin hücre içerisine sokulmasından sorumlu insülin hormonuna karşı vücutta direnç başlıyor. Kan dolaşımındaki insülin’in nöroprotektif yani sinir hücrelerini koruyucu özellikleri var. İnsülin direnci hem bu nöroprotektif etkilerin azalmasına hem de hücre içine şeker girişinin azalmasına neden oluyor. Yakın zamana dek, beyin hücreleri için insülin’in gerekli olmadığı düşünülüyordu, ancak bu hormonun beyin için de önemli olduğu giderek daha çok anlaşılmaya başlandı. Hatta Amerika’da bir bunama sendromu olan Alzheimer’a beynin diabeti olarak bakan araştırmacılar var. Bunun dışında şekerler yapışkan ve birbirleri ile birleşmeye müsait olan maddeler. Yaş ilerledikçe AGE denen (Advanced Glycolization Endproduct), hücre içinde çöken ve hücre hasarı oluşturan büyük ve hücre tarafından temizlenemeyen artık maddelerin oluşumuna da sebep oluyorlar.